Belediye Başkanı Coşkun Ünal ile

2004 yılında biz seçimi kaybettik ama seçimi kaybettiğimiz akşam bile biz hayırlı olsun olgunluğunu gösterip herkese teşekkür edip helallik istemeye gittiğimiz zaman seçimi kazanmıştık biz. İnanmak lazım, nasip işi bu, nasip olmazsa bu olmaz. Biz sadece dedik ki “biz eksiklikleri çok iyi biliyoruz, biz çalışacağız çabalayacağız, biz Kızılcahamam’ın derdini biliyoruz. Bunları biz çözeriz, biz tabandan geliyoruz, halk içinden geliyoruz, anamız turp babamız şalgam” dedik. Ben birebir çalıştım. Her evi tek tek dolaştım, herkesle paylaştığımız bir şeyler var, gezdik dolaştık,  kendimizi ifade etmeye çalıştık, onlar da bize inandılar, güvendiler, seçtiler. Onun için gayet rahattım, kazanacağımı da çok net bir şekilde biliyordum, zaten kamuoyu anketleri yaptırıyorduk, yanıltmadılar.

Sırrı Er: Başkanım, nasıl bir belediye devraldınız?

Coşkun Ünal: Ben çok kötü bir belediye devraldım. Eski başkanın en çok şikâyet ettiği şey daha önceki belediye başkanımız Salih Bey’di. Salih Bey’den belediyeyi 7 trilyon 840 milyar lira borçla devralıyorsun, bunun aksini kimse iddia edemez, kayıtlarda mevcut. Geldiği günden gittiği güne kadar her ağzını açışında “şu kadar borcumuz var, bu kadar borcumuz var” dedi, aradan 5 yıl geçti, 32 trilyon