Bu haberi okumadan hasta olmayın

Ülkemizde hastalar hastaneye gidip tedavi ile ilgili sıkıntıları yaşamak yerine ağrı veya acı çekmeyi yeğliyor. Çünkü, randevu alımıyla başlayan sıkıntılar tedavi sürecinin sonuna kadar devam ediyor. Her ne kadar sağlık sektöründe gelişmeler yaşansa da sorunlar bitmiyor. Hastaların doktorla ilgili sıkıntıları ise maalesef ilk sıralarda yer alıyor. Doktorundan hastalığı ile ilgili bilgi alamadığından hatta hastalığının bile ne olduğunu öğrenemediğinden yakınıyor pek çok hasta. Oysa hem etik hem de hukuki olarak hastanın bilgi edinme hakkı garanti altına alınmış. Bunun gibi hastaların bilmediği birçok hak mevcut. Hastanelere yolu düşenlerin sık dile getirdikleri önemli bir sıkıntı da usulsüz ve yasak uygulamalar. Örneğin ameliyat olan bir hastadan doktorun "bıçak parası" ya da yatan hastadan "yatak parası" istemesi gibi. Fakat hastaların “yeter ki işimiz görülsün, hastamıza iyi bakılsın ne kadar isterlerse veririz" deyip boyun eğmesi de doğru bir davranış değil. Böyle bir durumla karşılaşan hastanın asıl yapması gereken şey hemen bir dilekçe yazarak ‘Hasta Hakları’ birimine durumu iletmesi.

Sağlık sektöründeki yeniliklerle beraber artık hemen hemen bütün hastanede "Hasta Hakları "birimleri mevcut. Hasta Hakları birimleri bütün bu şikâyetlerle ilgileniyor ve hastanın derdine çare arıyor. Ancak işin içine tıbbi zarar ve ticari çıkar girerse bu durumla da disiplin şubesi ilgileniyor ve durum hukuki boyut kazanıyor. Disiplin şubesi bir soruşturma başlatarak araştırma ve inceleme süresi sonrasında gerekli cezayı veriyor. Şimdi burada unutulmaması ve göz ardı edilmemesi gereken bir konu da doktorların da birtakım haklarının bulunması. Ancak bugün biz burada hastaların bilmesi gerekenleri vurgulamak istedik. Bunu yaparken de İl Sağlık Müdürlüğü Hasta Hakları Genel Koordinatörü Gülsüm Önal, Hasta Hakları Derneği Başkanı avukat Zeki Sadunoğlu ve Hasta ve Hasta Yakını Hakları Derneği Başkanı Leyla Ezgi'nin görüşlerine başvurduk. Bir anlamda hastaya rehberlik edecek bu bilgileri sadece okumak, bilmek değil uygulamak daha önemli