2006 bütçe açığında tarihi başarı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 2006 yılı bütçe giderlerinin 175,3 milyar YTL, faiz hariç giderlerin 129,4 milyar YTL, faiz giderlerinin 45,9 milyar YTL olduğunu söyledi. Başbakan Erdoğan, Başbakanlık Merkez Bina'da 2006 yılı bütçe sonuçlarına ilişkin basın toplantısı düzenledi. Toplantıya Devlet Bakanı Ali Babacan ile Maliye Bakanı Kemal Unakıtan da katıldı. Erdoğan, bütçe gelirlerinin 171,3 milyar YTL, vergi gelirlerinin 137,5 milyar YTL, bütçe açığının 3,9 milyar YTL, faiz dışı fazlanın 41,9 milyar YTL olduğunu bildirdi. Bütçe açığının sadece 3,9 milyar YTL olarak gerçekleştiğini kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti: ''2006 yılbaşında bütçe açığı hedefimiz 13,9 milyar YTL idi, hedefi böyle belirledik, gerçekleşme ise bunun çok altında 3,9 milyar YTL oldu. Biz burada biraz dikkatli davranalım ve başarımızı gölgelemesin dedik ve hamdolsun bunu bu yıl başardık. 2006 bütçesi halkımızın refahına ve ülkemizin kalkınmasına önemli katkıların sağlandığı bir bütçe oldu.''

''SONUÇLAR YÜZ AĞARTICIDIR''

Erdoğan, Türkiye'nin imkanlarını ve kaynaklarını millete kazandırmak yolunda ulaşılan sonuçları kamuoyu ile paylaşmaya bugüne kadar özen gösterdiklerini ve özen göstermeye devam ettiklerini kaydederek, ''Çok şükür bugüne kadarki bütün göstergeler yüzümüzü ağartan sonuçlar vermiştir. Bütçe sonuçları da ülkemiz adına, hükümetim adına yüz ağartıcıdır'' dedi.

İktidara geldiklerinde hükümet olarak fiyat istikrarının sağlanması, ekonominin sürdürülebilir büyüme ortamına kavuşturulması ve rekabet gücünün artırılmasını en öncelikli hedefler olarak belirlediklerini anlatan Erdoğan, bu hedeflere ulaşma yolunda mali disiplinin sağlanmasına büyük önem verdiklerini ifade etti. Mali disiplinin sadece giderlerin kısılması ya da gelirlerinin artırılması değil, gelir ve gider politikaları arasındaki uyumun sağlanması olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

''Yani hesabını bilmektedir. Bizden önceki hükümetlerin yapamadıkları, başaramadıkları şey bu. 1994, 2000 ve 2001 yıllarında patlak veren ve milletimize ağır bedeller ödeten ekonomik ve mali krizlerin en büyük nedenlerinden biri mali disipline riayet edilmemesidir. İktidara geldiğimizde, 2002 yılında GSMH'ye oranı açısından bütçe açığının payı yüzde 14,6, faiz harcamalarının payı yüzde 18,8, kamu net borç stokunun payı yüzde 78,4, kamu kesimi borçlanma gereğinin payı ise yüzde 12,6 idi. Devraldığımız bu trajik tablonun açık anlamı şuydu, nereden nereye geldik diyoruz ya bu hesabı yapmak durumundayız. Nasıl bir ekonomi aldık, nasıl bir maliye aldık, şimdi neredeyiz. Bu hesabı göreve geldiğimiz anla bugün arasında yapmak durumundayız. Eğer geri gidiyorsak bunu da ortaya koymak durumundayız. Ama ileri gidiyorsak, başladığımız nokta bizim için çok önemli.''

Başbakan Erdoğan, devletin 2001 yılında toplanan her 100 YTL vergiye karşılık, 104 YTL faiz ödediğini hatırlatarak, ''Yani toplanan vergiler faizlere bile yetmiyordu. 100 YTL vergiye karşılık 104 YTL faiz ödenmesi bir ülkenin nasıl bir sıkıntının, nasıl bir kriz içinde olduğunun en açık ifadesidir... Bugün ise bu tablo tamamen tersine dönmüştür. Artık böyle bir durumla karşı karşıya değildir, Türkiye bunu aşmıştır'' diye konuştu.