ESYAV 30 yıldan bu yana destek olmaya devam ediyor.

Kurulduğu günden buyana 30 yılı aşkın bir zamandır Kızılcahamam ve Çamlıdere’nin yansıra tüm Ankara’ya dolaylı olarak hizmetleri olan ESYAV (Kızılcahamam Çamlıdere Eğitim ve Sosyal Yardımlaşma Vakfı)  yazılı ve görsel yayınları ile belli periyotlarla alanında uzman kişilerin verdiği panel ve seminerlerle, ilmi araştırmaları ile, eğitime verdiği maddi, manevi destekle hizmetlerini aralıksız sürdürüyor.

1986 yılında kurulan ESYAV 1987 yılından itibaren Kızılcahamam ve Çamlıdere nüfusuna kayıtlı yükseköğrenim imkânı elde eden öğrencilere maddi destek sağlamak amacı ile burs faaliyetlerini öncelikli çalışmalarının arasına alıyor. 30 yıldan uzun bir diye süredir burs vermekte;  diğer ayni ve manevi yardım ve dayanışma içinde bulunuyor. Bu yılda Vakıf tam 1600 öğrenciye burs vererek önemli bir başarının altına imza atıyor.

Vakıf verdiği burslar yanında insan yetiştirmede, mesleki ve kültürel dayanışmada, yazın hayatında, eğitim ve akademik alanlarda çok etkili, saygın bir sivil toplum kuruluşu olarak adından sıkça söz ettiriyor.

ESYAV Başkanı Prof. Dr. Hasan Ayrancı sivil toplumlarda dernekler ve vakıfları tarif ederken “Sivil toplum örgütlerinin hedefi insandır; onu eğitmek, maddi ve manevi refahını artırmaktır. Bunların amacı hükümet olmak değildir. Kendi amaçları ve görevleri konusunda çalışmaktır.

Kamu varlığı kullanmayan sivil toplum kuruluşları insanlar arası dayanışmayı sağlayan, yardımlaşma amaçlı, insan çevresinde yaşanan sorunlarda sorumluluk alma yoluna açan, bu konuda öneriler getiren bir oluşumdur. “ diyerek Vakfın değer verdiği ilkeleri dile getirmiştir.

Ayrancı ESYAV’ ı ise şöyle tarif etmiştir. “Vakıflar modern devlet ve dolayısıyla sosyal devlet anlayışı hakim olmadan önce halka hizmet götüren, eğitim ve sağlık ihtiyaçlarını karşılayan, toplumun diğer sosyal ihtiyacını karşılayan yapılardı. Şehrin su ihtiyacını karşılamak için suyolları yapılması, kanalizasyon inşası, ihtiyaç sahiplerinin bakımının sağlanması gibi hizmetler vakıflar tarafından yerine getirilirdi. Vakıflar binaların onarımı işi ile bile iştigal etmişlerdir.

Günümüzde ESYAV  yüksek öğretime dönük olmakla birlikte köy dernekleri gibi hemşehricilik organizasyonları şehirde geldikleri yere referansla varoluş biçimidir aynı zamanda.”

Ayrancı sivil toplum kuruluşlarının önemini anlatırken “Sivil toplum unsurları demokratik yönetimlerde büyük önem arz eder. Zira demokrasilerde fikir ve menfaat çekişmelerinin bulunmasında mahsur yoktur. Aksine sağlıklı işleme alametlerindendir. Dini ve buna dayalı kültürel kodlarımızda “Onlar işlerini aralarında toplanıp istişare ederler” (Şura Suresi 38. Ayet) ilkesi bulunduğundan temel değerleri dışlamadıkça sivil toplum kuruluşları demokrasi içinde anlamlandırılabilir. Demokrasi sivil toplum örgütleri ile kendi anlamını bulmaktadır. Aksi takdirde görünüşte bir demokrasiden söz edilebilmektedir.

Kamu varlığı kullanmayan sivil toplum kuruluşları insanlar arası dayanışmayı sağlayan, yardımlaşma amaçlı, insan çevresinde yaşanan sorunlarda sorumluluk alma yoluna açan, bu konuda öneriler getiren bir oluşumdur. Ancak bunlardan bazıları ulusal sınırların ötesine dahi geçebilmekte, uluslararası bir işbirliği ile sorunlara çözüm bulmaya çalışılmaktadır.” diyerek görüşlerini dile getirmiştir.