AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Ferhat gibi dağları delerek buralara geldik. Buradan geriye gidiş olmayacaktır. Herkes huzur ve güven içinde olsun, herkes müsterih olsun'' dedi.

Erdoğan, partisinin Kızılcahamam Asya Termal Otel'de yapılan 12. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nın sonunda bir konuşma yaptı.

HEPİNİZE TEŞEKKÜR EDİYORUM

Toplantıda iç ve dış gelişmeleri ele aldıklarını belirten Erdoğan, şunları söyledi:

''Bu seferki istişare toplantımız, içinden geçtiğimiz süreç sebebiyle daha anlamlı, daha duygusal, atmosferi çok daha yoğun bir toplantı oldu. Milletvekillerimize bu içtenlikleri için bu heyecanları için bütün şartlarda Türkiye sevdasından zerre kadar uzaklaşmadıkları için yürekten teşekkür ediyorum. Ferhat gibi dağları delerek buralara geldik. Buradan geriye gidiş olmayacaktır. Herkes huzur ve güven içinde olsun, herkes müsterih olsun. Türkiye'nin meselelerine bütün dikkatimizle sahip çıkmaya, çözüm üretmeye devam edeceğiz. Bu toplantı bize gösterdi ki AK Parti çatısı altında toplananlar kendi menfaatlerinin peşinde değil, milletin hizmetinin peşinde koşan idealist insanlardır. Bizler aksi yönde davranmamızı bekleyenler bugüne kadar hep mahcup oldular, bundan sonra da mahcup olmaya, hayal kırıklığı yaşamaya devam edeceklerdir.

Sağduyudan uzaklaşacağımızı, hissi davranacağımızı düşünenler, yanıldılar, telaşa kapıldılar. Onlar, bizim ülke sevdasıyla kurduğumuz bu binayı, ilk sarsıntıda yıkılacak, temelsiz bir yapı zannediyorlardı. Gördüler ki bu binanın temelinde, millet vardır, memleket vardır, Türkiye vardır. Bu hareketin harcında sevgi vardır, azim vardır, kararlılık vardır. Buradan onlara diyorum ki boşuna uğraşmayın. Temelinde millet olan bina asla sarsılmaz. Hepimiz için zorlukları olan bir dönemden geçtik, geçiyoruz. Bu sürecin başından bugüne kadar gösterdiğiniz dirayetli, sağlam, sabırlı ve kararlı duruş için hepinize teşekkür ediyorum, AK Parti mensubiyeti taşıyan insanların sadece aynı çatı altında siyaset yapan insanlar olmadığını, bunun yanında aynı ideallere inanan, aynı sevdayı yüreklerinde taşıyan nimeti de külfeti de beraberce yaşayan gönüldaşlar olduğunu da gösterdiniz.