100-150 yıllık iki çınarı kestiler.

Baharın geldiği ağaçların çiçek açmaya hazırlandığı ilçemizde ağaç dikmemiz gerekirken belki 100 – 150 yıllık ağaçları sırf dükkânımın önünde gölge yapmasın mantığıyla kesen insanları görünce insanın çıldırası geliyor. Kızılcahamam’ı Kızılcahamam yapan en önemli özelliğin ve güzelliğin yeşili ve doğası olduğunu bilmemize rağmen cadde üzerinde bulunan üç beş ağaca gözümüzü diktik acaba ne zaman yok edebiliriz diye bakıyoruz.

Şu satırları yazarken hala mantığımın almadığı bir olay yaşadık bu Akşam.Kızılcahamam’ın göbeğinde postanenin hemen üzerinde en 150-200 yaşında iki tane çınarı hiç kimseye sorma,izin alma  gereği duymadan dan biz buda demiştik ama aynlışlıkla ksmiş mantığıyla yok ettiler.

Bu kesim olayı yapılırken yanı başında karşısında sağında solunda yani her yanında esnaf ve insanlar olmasına rağmen bir Allahın kulu da belediyeye orman işletmesine nebileyim bir yetkiliye bildirme ihtiyacı duymadı.İki tane çınar devriliyor üçüncüye sıra geldiğinde duyarlı bir vatandaşın Belediye Başkanını araması ile diğerleri kesilmekten şimdilik kurtuluyor.

Peki kesilen ağaçlar ne oldu dersiniz ister inanın ister inanmayın ama ağaçların kesildiği yetmiyormuş gibi sanki kışlık odun ihtiyacını çarşı içerisindeki ağaçları keserek karşılarmışçasına bir traktör tutuldu kesilen ağaçlar yüklendi ve kesenin mi yoksa dükkan sahibinin mi olduğunu bilmediğimiz cennet koperatifindeki evin önüne yıkıldı.

İşte iki çınarın uzun ömürlerindeki bir hiç uğruna yokoluşlarının kısa öyküsü bundan sonrası ne olacak bizde bilmiyoruz, ama merak ediyoruz 150-200 yıllık bu ağaçlar biz buda dedik ama yanlışlıkla kesildi mantığıylamı kalacak,kesip evlerine götürenlerin kömürlüğünde kışlık odunmu olacak,yoksa gerekli ve caydırıcı bir ceza verilip diğer dükkan sahiplerine örnekmi olacak?

Eline testereyi baltayı alan,canı sıkılan dükkanının önündeki ağacı ya buduyor ya kesiyor bununda bir kuralı ve cezası olmalı diye düşünüyoruz.